Thursday 12 June 2014

Mayıs - 2014


Bu ay yine bayağı yeni şeyler söyledi ve diyaloglarımız da fazlaydı

-Hadi gel sana bir sürü oyun öğreteceğim
-Seni salıncakta sallayayım mı bugün?İster misin? (sabah 06:30'da uyandığında yatağa yanıma almıştım, o sırada söyledi:)
-Baba, babaaaa.... nerde bu çocuk? (Evin içinde beni ararken:D)
-Yuki gel benim canım kızım (Yukiyi sevmek için çağırıyor)
-Oje yaptım kendime (tırnağına çıkartma yapıştırmış:)

Oyuncak ayısını muayene ediyor:D
Elora - Kulağına bakayım?Hmmm güzelmiş
Ben - Hasta olmuş ateşi var sanırım
Elora - Sana sıcak kakaolu süt getiriyim mi?İyi gelebilir.

-Bir tavşan görmüştüm, ona meyve suyu içirdim, dudanne(dondurma) yedirdim, sonra da şarkı söyledim
-Bütün oyuncaklarım burada, Sünger Bob, yengeç.
-Yuki, konserime katılmak ister misin? (What does the fox say şarkısı ile dans ederken:)
-Hadi gözleme yapalım (büyük düğmeleri tavaya koymuş:)
-Ağzındakini bitirmeden konuşma baba
-Baba sen benim çok iyi arkadaşımsın - (snıff - <3)

Mama sandalyesinin kemerini takarken kemeri yanlışlıkla bacağına sürtünce;
Elora - Ay, çok canım acıdı
Ben - Özür dilerim hayatım
Elora - Önemli değil baba, yakında geçer

-Baba kaşımı öpme, yanakımı öp
-Bak havuz kirlenmiş, onu temizliyorlar. Ama daha bitmemiş, ben sonra gelirim (ananesinin bahçesindeki yüzme havuzundan bahsediyor)

Ben - Yemeğim hala gelmedi çok acıktım
Elora - Tamamm, tamammm, benim suyumdan içebilirsin. Beğendin mi?

-Baba parka gidelim mi, sonra çok yazık olur bana
-Bak canavar, sivri dişi var
Canavar da bu ^_^ annesi dikmişti

-Bir deneyeyim...çalışmıyor
-Baba kuzuyu ver, onu çok özledim
Kuzu da bu ^_^

-Böyle yapıyordum küçükken (ağzında diş kaşıma oyuncağını dişliyor), küçücükken ısırıyordum bunu.
-Şimdi palyaço gösterisi! (Topları havaya atıyor)

-Aşçı olmuş Hello Kitty, kek pişiriyor (alttaki resmi görünce dedi)


-Aaa zavallı ayıcık, hasta olmuş, bant yapıştırmışlar, kulağını sarmışlar.(alttaki resmi görünce dedi)


-Fırında yemek pişireceğim (gitar amfisinin düğmeleri ile oynarken)

Oyuncakları yıkamak için ayırırken
Ben - Onları bırak temiz onlar
Elora - Temiz mi? hiç sanmıyorum baba

Elora - Baba senin hello Kitty'li çantan var mı?
Ben - Yok babalar öyle çanta takmaz, oyluş çantası takar.
Elora - Tamam, sana başka alırım

Ben - Elini ağzından çek
Elora - Sadece düşünüyorum

-Baba bir türlü çalışmıyor, hep pili bitiyor ama hep (arabanın kornası sürekli sorun yaratıyor da, kornaya bastığımda çalışmadığını görünce:)

-Anne bu kendi saçın mı?Sen pembeydin?
-Seni bir öpeyim, dur, ağzımdakini bitireyim de öyle öpeyim baba
-Baba biraz dikkatli olsana. (tost makinasının kapağı elimden kayıp çarpmayla ses çıkarınca)
-Yuki çok tatlı bir kedi, gözleri de mavi
-Hadi beraber yapalım
-Ne yemek istiyorsan söyle yaparım
-Hadi babaaaa, saçmalama.

-Bak ben 3 yaşındayım (dondurma oyununda, dondurma süsü olarak 3 tane ayıcık şeker koyunca)

Ben - Hadi beni kaldır
Elora - Ama sen kendin kalkarsın

-Baba buraya gelmiştik, Alis'le el ele tutuşup parka gitmiştik (bir önceki hafta gittiğimiz parkın yolunu gösteriyor, arkadaşı Alis ile gerçekten el ele tutuşup yürümüşlerdi)

Ben - Köpek nasıl horluyor (tablet oyunundaki köpek uyurken horluyor)
Elora - Sen de horluyorsun baba

Elora - Ayımı çok seviyorum
Hande - O da seni çok seviyor
Elora - Ama o konuşmaz ki (bundan sonra eliyle ayının ağzını tuttu ve oynatırken sesini kalınlaştırarak ayıyı konuşturdu) Merhaba baba nasılsın?


-Baba buraya gelelim mi, kendi topumu da getireceğim, sen de boynuna düdük asarsın. (basket sahasını gösteriyor)

-Ben topla oynamaktan sıkıldım şimdi başka oyun oynayalım, mesela kutumu alayım, onunla yemek pişireyim

Ben - Bak mızıkan burada
Elora - Ahhh onu her yerde arıyordum

-Nilden ödünç araba almıştım ama kaybettim

Eylem ablası ile diyalog :)
Eylem - Sen kaç yaşındasın Elora?
Elora - İki bin yaşındayım  (vampir yavrum ehhehe)

Elora - Hadi sana ruj sürelim baba (oyuncak ruj ile)
Ben - Babalar ruj sürmez ki, anne ile Elora sürebilir
Elora - Tamam, büyüyünce sana başka alırım